TEHLİKELİ İKİ BEYAZ!

Hepimizin evinde bulunan, her yemekte çokça tükettiğimiz bu iki beyazdan kaçış yok madem , o halde kullanımını nasıl azaltırız gelin birlikte öğrenelim…

TUZ TÜKETİMİNİ AZALTACAK ÖNERİLER:

  • Yemeğin tadına bakmadan tuz koymayın. Tuzsuz yemek çok tatsız diyorsanız biber, sirke, limon suyu ve değişik bitkilerle yemek tatlandırılabilir.
  • Sofraya tuzluk koyma alışkanlığından vazgeçin.
  • Yemek pişirirken tuz koymayın, pişirdikten sonra da tadına göre ayarlama yapın
  • Tuzu azaltılmış peynir yiyin.
  • Alışveriş yaparken paketli ürünlerin son kullanma tarihinin yanı sıra sodyum içeriğine bakmayı da alışkanlık haline getirin. 100 gramlık bir ürün 1.5 gram tuz veya 0.6 gram sodyum içeriyorsa “yüksek tuzlu ürün” grubuna girerken; 0.6 gram tuz ya da 0.1 gram sodyum varsa “düşük tuzlu ürün” grubunda yer alıyor. 
  • Nane, kekik, soğan, sarımsak yemeklere tuz olmadan lezzet verir. Etleri sarımsak, sirke, limon suyu ile terbiye edin.
  • Yemeğe lezzet katmak için taze fındık, ceviz, semizotu kullanabilirsiniz.
  • Enginar, ıspanak ve kereviz gibi sebzeler yüksek tuzlu sebzeler arasında yer alıyor. Öyle ki 100 gram enginar 86, ıspanak 71, kereviz de 100 mg sodyum içeriyor. Bu besinleri pişirirken ekleyeceğiniz tuz miktarını azaltmayı unutmayın. 
  • Alışveriş yaparken gıda etiketindeki tuz miktarına bakın.
  • Zeytin, turşu, peynir gibi salamura besinler de yüksek miktarda sodyum içeriyor. Bu besinlerden de mümkün olduğunca kaçının. 

ŞEKER TÜKETİMİNİ AZALTACAK ÖNERİLER

  • Şeker bakımından zengin ve sizi iyi hissettiren besinlerden vazgeçemiyorsanız işe sınırlamalarla başlayabilirsiniz.
  • Tatlı ve atıştırmalıkları yasaklamak yerine aşırıya kaçmamaya dikkat edin. Yasaklamak ters tepebilir daha fazla isteyebilirsiniz.
  • içeceklerinize şeker eklemekten vazgeçin, bu ilk iş olmalı. İçeceklerinizi tarçın çubuğu ile tatlandırmak bu geçiş döneminde size yardımcı olur, tarçın kan şekeri düzenleyici bir özelliğe sahiptir.
  • Gıdalardaki gizli şekere dikkat! Etiket okuma alışkanlığı edinerek gıdaların içindeki kahverengi şeker, mısır şurubu, maltoz, früktoz, dekstroz, kahverengi pirinç şurubu, şeker kamışı ve şurubu, buharlaştırılmış şeker kamışı suyu vb ibarelerine dikkat ederek, gereksiz şeker alımının önüne geçebilirsiniz.
  • Tatlı krizleriyle baş edemiyorsanız, kan şekerini dengeleyen seçimlerle alternatif çözümler üretebilirsiniz. Yoğurt, yulaf ezmesi, badem sütü gibi besinler şekersizdir.
  • Tatlıya “Hayır” diyemeyenlerdenseniz, bu ihtiyacınızı doğal şeker kaynağı meyvelerden karşılayabilirsiniz.
  • Her gün tatlı yiyorsanız, haftada 1 veya 2 günle sınırlandırın. Belki Çarşamba ve Cumartesi sütlü tatlı, fırınlanmış besinler ve dondurma gibi tatlılarla çeşitlilik yaratabilirsiniz.
  • Salça ve ketçap kullanırken dikkat edin. Domates ürünlerine sıklıkla şeker eklenir. Çünkü şeker asitlik oranını dengeler. Bu nedenle salça ve ketçap en beklenmedik gizli şeker kaynaklarından biri olarak karşımıza çıkar.
  • Kuru meyveler de yaş meyvelere göre şeker oranı çok daha fazladır. O yüzden kuru meyve tüketirken sıcak suda bekletip biraz şekerinden arındırarak tüketmeye, ve oranına dikkat etmekte fayda var.

Written By
More from Beril Yilmaz
2020 YILININ BİLİNMESİ GEREKEN 10 BESLENME TRENDİ
Dünya takip edemediğimiz bir hızla ilerliyor. Elbette en temel ihtiyaçlarımızdan biri olan...
Read More
Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir