KOLAJEN İÇMENİN TAM ZAMANI!

Face with closed eyes of a sexy beautiful young woman with clean skin on a white background

Cildin doğal ve temel yapılandırıcı proteini olan kolajen, yaşla birlikte her şey gibi azalmaya başlar. 40 yaşına gelindiğinde var olan kolajenin yüzde 10 ile yüzde 20’si kaybedilir. Kolajen dokular ve organlarımız  için öyle elzem bir madde ki onlara esneklik, kuvvet, rahatlık ve aynı zamanda da dirilik verir. Kolajen aynı zamanda bağırsakların iç kısmında da bulunur ve genel sağlık kadar sindirim sağlığında da önemli yer tutmaktadır.

Kolajen üretim kapasitesi yaşla birlikte düşüşe geçer, vücudun daha fazla kolajen üretecek aminoasitlere bol miktarda sahip olması gerekir ki yıkım yerine konabilsin. Özellikle aminoasitlerden yoksun bir beslenme planınız varsa vücut yeteri kadar kolajen üretemez. Doğal kolajen azalmasına ek olarak yaz aylarında bilinçsiz UV ışınlarına maruz kalmak, şekerden ve karbonhidrattan zengin beslenmek, sigara-alkol tüketimi, kirlilik gibi çevresel faktörlere bağlı serbest radikal artışı da cildin kolajen depolarının daha hızlı aşınmasına neden olur. 

Birçok çeşidi olan kolajenin bizi ilgilendiren en önemli 4 tanesini kısaca özetledim; 

Hani şu kolajen takviyelerinde okuduğumuz Tip I, II, III ve IV kolajen nedir, neye yarar… Bu dört farklı kolajenin üstlendikleri ortak ve farklı görevler bulunuyor:

Tip I: Vücut kolajeninin yüzde 90’ına yakınını bu oluşturur. Cilt, kemik, tendon, fibröz kıkırdak, bağ dokusu ve dişlere yapı kazandırır.

Tip II: Eklemleri birleştiren elastik kıkırdakta bol bulunur. Eklem kıkırdak tedavilerinde kullanılır.

Tip III: Kasların, organların ve arterlerin yapısını destekler. Damarlara elastikiyet, kaslara güç verir. Cilt için kullanılır.

Tip IV: Cilde sıvı filtrasyonu için yardımcı olur ve en çok da cildin derin katmanlarında bulunur.

Alacağınız kolajen takviyelerinin hangi tip olduğu kadar nerelerden elde edildiği de önem taşır. Genelde cilde elastikiyet kazandırmasını istediğimiz kolajenler TİP 1-3 ve 4’ün karışımı olan ürünlerde mevcuttur. 

Dışarıdan sadece beslenme ile kolajeni yerine koymanız pek de mümkün olmayabilir. Yine de beslenme düzeninizde kolajen üretmeye yardımcı olan temel besin maddelerine de yer verin. Mesela Tavuk derisi ve jelatinde bulunan glisin, kabak, karpuz çekirdeği ve yer fıstığında bulunan arginin, yumurta akı ve süt ürünlerinde bulunan prolin, sülfür zengini sarımsak, soğan ve turp, ve tüm bunların yanında C vitamini, bakır ve çinko içeren gıdalardan beslenme düzeninize bolca katmaya bakın.

Gelelim dışarıdan alınan son dönemin gözdesi kolajen takviyelerine; 

Saşe, likit ve tablet formunda bulunan kolajen takviyeleri son dönemde ayrıca fonksiyonel gıda şeklinde de tüketiliyor, ara atıştırmalık bar’ların veya çikolata içerisinde de karşımıza çıkıyor. 

Tablet ürünlerde yüksek kolajen olması zordur, saf toz formlu olanların da tadı oldukça zorlayıcı olabilir. İçerisinde tatlandırıcı bulunan likit formlu olanlar benim kişisel olarak tercihim, zira hem içmesi rahat hem de etkili bir dozaja sahip. Şu sıra favorim açık ara Naturalift’e ait olan likit kolajenden yana, morina balığından elde edilmiş kolajen mango ekstresi ile tatlandırılmış, içimi çok keyifli. Ayrıca içerisinde Koenzim Q10, çinko, bakır, hyaluronik asit gibi içeriklerle de zenginleştirilmiş.  Ancak siz tatlandırıcı veya katkı maddesi içerdiği için likitlerden uzak durmak isterseniz o halde toz formlu olanları C vitamini efervesan bir tablet atarak tadını biraz yumuşatarak içmeyi deneyebilirsiniz. Hem böylelikle günlük C vitamininizi de almış olursunuz. 

Peki ya fonksiyonel gıda formları.Bir diğer favorim de onlar.  Live Yourself’in yarattığı kolajenli çikolata kuşkusuz kolajen tüketmenin en keyifli hali. 

Şeker pancarı ile tatlandırılmış, yüzde 83 kakao içeren bitter çikolatalar içerisinde günlük almanız gereken doz sabitlenmiş. Kahve yanına 4 mini ikare çikolata tüketmeniz yeterli.  

Ara öğün olarak tüketmek isteyenler daha önce dediğim gibi bar formunda olanları tüketebilir. İçerisinde kuru meyve ve kuru yemişlerle zenginleştirilmiş Rawsome’a ait 2 ½ gr Collagen isimli bar, ekstra şeker, katkı maddesi kesinlikle içermiyor.  Bir diğer keyifli kolajen tüketme şekli ise çiğnenebilir formda olan gummie’ler. Çocukluğumuzda yediklerimizden farklı olarak Voonka’ya ait bu jelibonlar 2800 mg hidrolize kolajen içeriyor ve günde sadece 2 adet çiğnemeniz yeterli oluyor. Bir diğer likit formda olan kolajen de Collagen Lift Paris’e ait, Fransa’da çok kullanılan ve ödüller alan bir marka. Black Box isimli siyah kutusundaki likit formlu kapsüllerin tanesi 5000 mg hidrolize kolajen içermektedir, kırmızı kutuya sahip Red Carpet ise hyaluronic asit ve kolajen karışımına sahiptir ve yaz aylarında cildin elastikiyeti kadar nemsizliği ile de savaşır.

Bu arada hangi formunu kullanırsanız kullanın. En az 3 aylık bir kür olarak uygularsanız cildinizde etkilerini gözle görünür bir şekilde hissetmeye başlarsınız. Ayrıca düzenli kullanmak ve istikrarlı olmak da çok önemli. 

Live Yourself Kolajenli Çiikolata 39,50  TL www.liveyourself.net
Rawsome 2 ½ gr Collagen Bar 39 TL  www.rawsome.com.tr
Naturalift Liquid Marine Collagene  2’li kutu 720 TL www.bugo.com.tr
Voonka Collagen Beauty Gummies 30’lu paket 37 TL www.akakce.com
Collagen Lift Paris Red Carpet 30’lu paket  www.collagenliftparis.com.tr

More from Gözde Atakoğlu
MİS KOKULU KURABİYELER
Editör: Sercan Karabulut Yılbaşı havasına girmeye, evinizin vanilya, tarçın, zencefil ve türlü...
Read More
Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir