Cildin De Artık Bir Yapay Zekası Var!

Her geçen gün daha fazla konuştuğumuz ve giderek daha fazla hayatımızın önemli bir parçası olmaya başlayan yapay zekanın kozmetik sektörünü etkilemediğini düşünmek gerçeklikten bir hayli uzak olurdu. Nitekim yapay zekanın gücünden faydalanmak için harekete geçen kozmetik devleri ve yapay zeka tabanlı hizmetler sunan şirketler, kozmetik sektörünün değişeceğinin sinyallerini veriyor. Bu da şüphesiz biz tüketicilerin kozmetik dolaplarını ve hatta bunun da ötesinde alışkanlıklarımızı derinden değiştireceğe benziyor.

Öncelikle sektör devlerinin yapay zeka yatırımlarını irdeleyerek başlayalım. L’Oreal, IBM ile olan işbirliğiyle yapay zekayı kullanarak sürdürülebilir kozmetik için önemli bir adım attı.

Bu neye yarayacak? Yeni ürün geliştirme ya da var olan ürünlerin formülasyonlarında yenilemeye gidildiğinde kullanılacak olan yapay zeka, sürdürülebilir hammadde kullanımının yanı sıra enerji ve atık azaltımı konularında da veri sağlayarak, şirketin sürdürülebilirlik konusunda hız ve hakimiyet kazanmasını kolaylaştıracak.

Bir diğer yapay zeka atılımı ise Estee Lauder şirketler grubuna ait. Estee Lauder şirketler grubu, yazılım devi Microsoft ile birlikte hareket ederek ConsumerIQ isminde yeni bir yapay zeka (AI) aracı kurdu. ConsumerIQ, şirket çalışanlarının şirket içi veriye ulaşıp, bu veriyi yeni ürün geliştirme ve pazarlama faaliyetleri için kullanmalarına imkan veriyor. ConsumerIQ hızlı çalışma kapasitesi ve bir çok veriyi toplama yetisiyle, çalışanların yeni gelişmeler karşısında hızlı  harekete geçmelerine olanak tanıyacak.

İsveç kozmetik devi Oriflame ise kozmetik sektörüne yapay zekayı kullanmanın somut bir örneğini gösterdi. Yapay zeka tabanlı araştırma yürüten marka, binlerce bitki bileşenlerini analiz ederek kolajen üretimini (kolajen tip I ve tip III) teşvik eden, güçlü bir fitoöstrojen olan  Çin meyan kökü özünün özel bir bileşenini tespit etti. Bu bileşen özellikle menopoz sonrası cildinde sıkılık ve dolgunluk kaybı yaşayan kadınların kullanımı için formüle edilecek ürünlerde yer alacak.

Markaların yapay zeka atılımlarının yanı sıra markalara yapay zeka tabanlı hizmetler sunan şirketler de yükselişte. Bunların en başında, ismi birçok platformda karşımıza çıkan Haut.AIgeliyor.

Deep C.A.R.E. adında cilt bakım ürünü öneri motorunu tasarlayan Haut.AI, ürünleri içerikleri, cilt tipleri, cilt sorunları gibi farklı kategorilere göre etiketleyerek, kişiye özel detaylı önermeler ortaya çıkarıyor.

Birçok farklı cilt tipi ve durumuna cevap verebilen platform kuru ama akneye meyilli cilt ile kuru ve nemsiz cildi birbirinden ayırabiliyor. Kişinin cildini analiz eden sistem 3 milyon veri noktasını kullanıyor. SkinGPT ise Haut.AI’ın gerçek cilt görünümünü modelleyebiliyor. Bunu biraz açalım; denemek istediğiniz bir ruj rengini yüzünüzde uygulanmış olarak gösteren yapay zekalara alışıksınız değil mi?

İşte SkinGPT de bu tarz makyaj uygulaması için olan yapay zeka tabanlı sistemlerin cilt bakımı için olan ve hatta daha gelişmişi. Bir cilt bakım ürününün cildimizde ne gibi değişimler yaratacağını kendi fotoğrafımız üzerinden bize gösteriyor. Bunu yaparken ürünlerin klinik test çalışmalarını, içeriklerini ve çalışma mekanizmalarını göz önünde bulunduruyor. Özellikle online alışverişin seyrini değiştirecek Haut.AI tüketicilerin daha doğru seçimler yapmalarına yardımcı oluyor.

Bir diğer yapay zeka hizmeti ise ürün geliştirmeye yönelik. Debut biyoteknoloji şirketi yüksek performanslı içerikleri keşfediyor ve üretiyor. Bu noktada biyoteknolojinin kozmetik formülasyonundaki rolünden bahsetmekte fayda var. Biyoteknoloji laboratuvar ortamında yeni içerikler üretirken fermantasyon gibi biyolojik yöntemler kullanıyor, doğal bitki hücrelerini kontrollü laboratuvar ortamlarında yetiştiriyor. Biyoteknoloji bir anlamda doğanın gücünü laboratuvar ortamına taşıyarak, doğadan elde edilen içeriklerin birçok olumsuz yönünü elimine ediyor. Örneğin doğadan aldığınız bir bitki özü, o bitkinin hangi mevsimde toplandığından, toplanma yöntemine kadar bir çok noktada bitkinin özünün performansı açısından kararsızlık yaratıyor.

Başka bir deyişle A üreticisinden aldığınız aynı bitki özünü B üreticisinden alırsanız o özün hem cilt üzerindeki performansı hem de alerjik özelliği konusunda farklılık yaşarsınız. Fakat biyoteknoloji bu bilinmezi ortadan kaldırarak, laboratuvar ortamında stabil, her bir molekülün aynı olduğu, etkin doğal içerikler üretiyor. Biyoteknoloji aslında kendi başına bir devrim ve ayrı ele alınması gereken bir konu. Bu konuyu derinlemesine ileride başka bir yazımızda ele alalım. Yapay zeka konusuna geri dönecek olursak, Debut, BeautyORB™ isminde yapay zeka tabanlı bir inovasyon motoru tasarlıyor. BeautyORB™ bir çok yeni molekülün keşfedilmesinin önünü açarken aynı zamanda cilde moleküllerin etki edecek yeni yollarının da keşfedilmesini sağlıyor. Bunu yaparken 60 milyon veri noktasını kullanarak 50 milyar molekülü tarıyor ve bu şekilde formülasyon inovasyonu gerçekleştiriyor.

Debut’ın biyoteknolojisini kullaranak daha önce hiç görülmemiş içerikleri kullanan (çünkü bu içerikler biyoteknoloji eseri olarak laboratuvarda üretiliyor ve eşsizler) Deinde markası buna güzel bir örnek. Aslında Deinde markası Debut’ın kendi markası, böylece sektöre kendi teknolojisi ile nasıl ürünler tasarlanabileceğini canlı birer örnek olarak göstermiş oluyor. Deinde markası inflammaging üzerine geliştirilmiş bir marka. Inflammaging’in ne demek olduğunu bu yazımda ele almıştım.

Deinde inflamasyona bağlı cilt yaşlanmasına anlamına gelen inflammaging’e yönelik eşsiz bir içeriğe sahip: Naringenin. Fermentasyonla elde edilen biyoteknoloji buluşu bu içerik markanın belirttiği üzere 15 kat daha güçlü (tek bir biyobelirteç kullanılarak in vitro veriye göre). Sunduğu AI inovasyon aracı ile daha fazla yeni içerik geliştireceği ve markaların bu içerikleri formüllerine dahil etmeleriyle daha değişik ürünleri piyasada göreceğimiz şüphe götürmeyen bir gerçek. Yapay zeka son sürat gelişmeye devam ederken, bir sonraki yazımızda bambaşka konuları konuşuyor olabiliriz, takipte kalın!

Written By
More from Ceyda Sinağ
Modası Geçmeyecek Bakım Trendi: Cleanical Beauty Nedir?
Güzellik dünyasına özellikle TikTok esintili bir çok mikro trend hakim; mob wife,...
Read More
Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir