Bilinmeyen Yönleri İle Öznur Serçeler

Yeteneği, duruşu, yüksek enerjisi ve uyumu ile yer aldığı her projeden hakkıyla çıkan, demek bu yönü de varmış dedirten son dönemim ışıldayan yüzlerinden biri olan Öznur Serçeler Benim Köşem’in konuğu…

Tanıdıkça enerjisine, samimiyetine, karakterine daha da hayran olduğum Öznur’u kısa da olsa sizlerle buluşturmak istedim…

öznur serçeler

Seni daha çok oyunculuğunla, rol aldığın tiyatro oyunlarından, dizi ve filmlerinden tanısak da aslında müzik ile başlıyor senin sanat ile buluşman. Kısaca aldığın eğitimi ve yolculuğunu anlatır mısın?

Lisede Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Flüt Bölümü’ne girdim. İki yıl burada eğitim aldıktan sonra Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nin lisesine yatay geçiş yaptım ve üniversite dahil bütün eğitimimi Bilkent’te tamamladım. Sahne bilgisini ve disiplinli çalışma alışkanlığımı kesinlikle konservatuar eğitimim ile aldım. Bu sırada birçok yurtdışı eğitimine, workshoplara ve orkestralara katıldı. Oralardan aldığım deneyim de çok faydalı oldu benim için. Oyunculukla ise ilk kez Ankara’da tanıştım. Bir dizi içerisinde deneyim sahibi olunca oyunculukla devam etmek istediğime karar verdim ve o alanda da eğitimler aldım. Yapabildiğimi ve yaparken zevk aldığımı görünce bu alanda kendimi geliştirmek için daha çok motive oldum.

Güzel projelerde olmak, izleyicilerden olumlu dönüşler almak da işimi keyifle yapmama sebep oluyor.

Mert Fırat ile başrollerini paylaştığınız ‘Bütün Çılgınlar Sever Beni’ tiyatro oyununuz için sezon açıldı ve tam 9 sezondur izleyici ile buluşuyorsunuz. Enerjiyi nereden alıyorsunuz, yorulmuyor musunuz ekip olarak?


Asla yorulmuyoruz. Sahnede olmak hele ki Bütün Çılgınlar gibi harika bir oyunu oynamak her zaman çok keyifli. Her sahneye çıkışımızda, her yeni seyirci ile bambaşka bir heyecan yaşıyor, başka bir deneyim katıyorum kendime.  Oyunumuz bu yıl da devam ediyor hala çok ilgi görüyor kapalı gişe oynuyoruz, bu da çok güzel bir duygu.

En son beni çok duygulandıran, onurlandıran bir başka projede yer aldın. İzmir’in kurtuluşunun 100. Yılı kutlamaları kapsamında organize edilen İzmir’in Türküleri konserinde sende sahne aldın. Ne mutlu sana! Nasıl bir duyguydu?

Harikaydı. Her şey çok etkileyiciydi benim için. Böyle bir günü İzmirli’lerle kutlayabilmek çok duygusaldı. Cumhuriyet çok önemli ve her şekilde kutlanmalı ve sahip çıkılmalı diye düşünüyorum ve bunun altını çizen her proje benim için değerli.

En son Recep İvedik’in son filmi için setteydin. Ne zaman buluşacaksınız seyirci ile?

Çok heyecanla beklediğim bir proje. Yoğun bir çalışmanın ardından harika bir şey çıkacağını düşünüyorum ve diğer birçok Recep İvedik seyircisi gibi ben de heyecanla bekliyorum izlemeyi. Filmimiz bu ay içerisinde Disney Plus dijital platformunda yayınlanacak.

Birçok projede yer aldın, başarılara imza attın. Ancak sence izleyici ile bugünkü bağını kurduğun proje hangisiydi?

Bence Dolunay dizisindeki Fatoş karakteri beni oynarken etkilediği gibi bir çok izleyicide izlerken etkiledi. Oradan başlayan bir duyguyla Erkenci Kuş dizisindeki Leyla karakterinde de aynı bağı kurabildik diye düşünüyorum. Ben oynadığım her rolde, en sahici şekilde karakteri anlamaya ve canlandırmaya çalışıyorum. En önemsediğim konu bu. Her ne kadar çok yoğun çalışma saatlerinde her zaman aynı şekilde konsantre olmak mümkün olmasa da seyirciyle kurulan bağ sayesinde kendimi motive etmek daha kolay oluyor.

Tüm bunların yanısıra ayrıca Imdb starmetre Türkiye verileri listesinde en popüler ilk 50 isim arasında adın geçiyor…Bu başarı sana ne hissettirdi?

Çok mutlu oldum. Yaptığımız işlerin diğer ülkelerde de ilgiyle seviliyor ve takip ediliyor olması heyecan verici.

Senin ruhsal ve bedensel sağlığın için kendine vakit ayırdığını biliyorum. Rutinlerin nelerdir? Ve bu kadar yoğun tempoda rutin oluşturabilmek nasıl mümkün oluyor?

Spor benim hayatımı çok olumlu yönde etkiliyor o yüzden egzersiz yapmayı çok önemsiyorum. Koşmaktan ziyade sakin bir yürüyüş, yoga, pilates gibi bedensel çalışmalar bana daha uygun. Hiçbir şeye vakit bulamazsam bile güzel sakin bir yürüyüş ruh halimi daha sakin ve dingin yapıyor. Sağlıklı beslenmeye özen gösteriyorum. Bir de uyku konusunda vücudum mutlaka ihtiyacı olan dinlenme saatini alıyor. Ben bazen biraz daha geç yatayım şu filmi de izleyeyim desem de genelde kendimi koltukta uyurken buluyorum. Ben dirensem de vücudum dinlenmek istediği zaman kendiliğinden kendini kapatıyor.

10 sinema filmi, kapalı gişe oynayan 3 tiyatro oyunu, 10 dizi deneyimi ve dahası… Elinden gelenin hep daha fazlası için kendini yetiştiren, geliştiren ve o güzel enerjisinden hiç ödün vermeyen sevgili Öznur başarılarının devamı gelsin biz de seni izlemeye, dinlemeye devam edelim!

Written By
More from Özlem Girgin
AYIN RÖPORTAJI: ÖZLEN ÇOPUROĞLU
EDİTÖR: ÖZLEM GİRGİN Köşemin ilk konuğunu, sosyal medyada takip etmekten son derece...
Read More
Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir