Vogue Türkiye’nin güzellik editörü Valerie Dayan kalın dudaklarla yaşamanın kurallarını çözmüş, bu ay bizimle paylaşıyor…
“Yüzümün ortasında ciğere benzeyen kocaman bir şey var!”.. Geçtiğimiz yıl dergiye hazırladığım bir konu için kırmızı ruj sürüp aynaya baktığımda aklımdan ilk geçen bu olmuştu.
Dudaklarımın boyutunun normalden çok uzak olduğunun kendimi bildim bileli farkındayım. Küçükken “vakvak dudak,” “bonfile dudak” diye dalga geçildiği için üzülen naif bir kız çocuğundan, yaşım büyüdükçe “Dudaklarını kime yaptırdın?” sorusuna şaşkınlıkla bakan bir genç kıza dönüştüm. Büyük dudaklı olmanın benim için pek de fena bir durum olmadığını idrak etmem ise flört dünyasına adım atmamla başladı.
Küçükken beni üzen koca dudaklarım, meğer erkeklerin beni tanıdıklarında iltifat bulmalarına kolaylık sağlayan bir araçmış! İşe ne kadar yarıyor, o ayrı mesele. Annem her ne kadar dudaklarımı hep çok beğendiğini söylese de, ilk makyaj alışverişlerimizde bana nötr renklerde dudak parlatıcıları ve rujlar aldı ve dudaklarımı geri planda bırakmamı öğütledi. Lip Stain denen ‘ mürekkep’ vari rujların icadıyla hafiften renklenen dudaklarıma, kırmızı ruj sürmem için arkadaşlarım ve erkek arkadaşlarım tarafından çok baskı yapılsa da, hep reddettim. Çok fazla olurdu. Gereksiz dikkat çekerdim. Buğulu gözler ve artık TRT 2’deki ressamın kuş çizmesinden daha kolay çektiğim eyeliner neyime yetmiyordu? Annemin “dudaklarını geri planda bırak” öğüdünden çıkmam ise tam anlamıyla iş icabı oldu.
Dergiye yaptığım bir konuda, asla yapmayacakları makyajlar ile kendim dahil 3 editöre yer vermeye karar vermemle, bir stüdyoda kendimi ünlü makyaj artisti Ali Rıza Özdemir’in dudaklarıma kırmızı ruj sürerken bulmam bir oldu. İlk birkaç saat oldukça yadırgayıp kendime yabancılaştığımı ve herkesin garip garip bana baktığına sıkıca inandığımı itiraf ediyorum. Ancak üstünden koskoca 1 sene geçti ve yarın gidip belki de 10.sunu bitirdiğim kırmızı rujumun bir yenisini almaya gideceğim. Üstelik sadece kırmızı değil, artık banyomda çok koyu bordolar bile bulabilirsiniz. Ben biraz geç de olsa büyük dudaklarla yaşamanın kurallarını çözdüm, size de anlatayım;
Dudaklarınıza bakım yapmayı ihmal etmeyin.

Her an ulaşabileceğiniz bir yerde dudak nemlendiriciniz olsun.

Haftada iki kez ölü deriden arındırmak ise şart.Evet, herkes dudaklarınıza bakıyor. Utanmayın. Buna alışın ve onları benimseyin.



Özellikle de koyu renkli rujlar sürdüğünüzde, çünkü muntazam ruj sürülmüş dudaklar aslında çok derin bir dekoltede kadar etkileyici olabilme gücüne sahip.