Ekmek… Türk insanının en çok tükettiği ve üzerinde en çok tartışılan gıdalardan biri. Şimdi ise daha çok gündemde, herkes evde ekmek yapar oldu. Gelin bakalım, bu ekmeğin mayasında neler varmış…
EKMEĞİN HAYATIMIZA İLK GİRİŞİ
Ekmek yapma ihtiyacı çok eskilere dayanıyor. Neolitik çağda un yokken bile insanlar yaprakları döverek bulamaç gibi bir şey yapıp onunla ‘ekmeğimsi’ bir ürün elde ediyorlarmış. Bir diğer önemli bilgilerden biri de Mısır piramitleri yalnızca ekmek ve soğan yiyen işçiler tarafından yapıldığı yönünden…
EKMEKSİZ YEMEK OLMAZ!
Öncellikle artık hepimizin bildiği gibi ekmeklerimizin renkli olması şart! Yani kahverengi, koyu bir renk olması o ekmeği kalite yapan ve çabuk acıktırmadığına dair bir gösterge. Mesela, ekşi mayalı, tam buğday, tahıllı ekmekler gibi… Peki sağlığa faydaları neler derseniz, bu tip ekmekler yoğun lifli çiğneme ihtiyacı beyaz ekmeğe göre daha fazla ve ayrıca tokluk mekanizmasının daha geç uyarılmasını sağlıyorlar. Kepek kısmında posa miktarı yüksektir. Bu da bağırsak hareketlerini artırarak kabızlık problemini çözümlemede olumlu etki yaratır.
Ekmekteki posanın bir diğer rolü de, kan şekerinin hızlı yükselmesini yavaşlatarak uzun süre tokluk sağlamasıdır. Glisemik yükü bu nedenle daha düşüktür. B grubu tüm vitaminleri içerir. (B12 hariç)
Beslenme, parmak izimiz gibidir. Her bedenin beslenmesi, enerjisi kişiye özeldir. Bu yüzden de günlük tüketilmesi gereken miktar herkes de farklılık gösterir. Ama sağlıklı bir kadın birey her öğünde 1-2 dilim, erkek ise 1-3 dilim tüketebilir diyebiliriz.
EVDE FIRINCILIK YAPARKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
– Ekmek yapma işine yeni girdiyseniz eğer, çavdar ekmeğiyle başlayın. Çünkü gluten oranı diğerlerine oranla düşük olan bu ekmekle çalışmak daha kolay, hata yapmak daha zor.
-Mayalanmasını beklemenize gerek de yok! Şekli ver, fırına at!
-Mutfak tartısı kullanmayı ihmal etmeyin. Ekmek de unun yapısı, gramlar çok önemli.
-Ekmeği buzdolabında saklamanın taze kalmasına yardımcı olacağını düşünürüz ama yanlış! Ekmeğinizi buzdolabına koymayın. Buzdolabına konan ekmek daha hızlı bayatlar. Ya oda sıcaklığında saklayın, ya da dondurucuya atın.
-Ekmeğin tazeliğini kaybetmeden saklamanın en kolay yolu ise, bıçakla kestiğiniz tarafı alta getirip ilk olarak oda sıcaklığında bekletmek.
Ekmek tarifi,
Malzeme:
Birinci adımda
45 gr ekşi maya
50 ml su
50 gr çavdar unu
İkinci adımda
125 gr ekşi mayalı hamur
350 ml sıcak su
500 gr çavdar unu
120 gr un
20 gr kaya tuzu
Hazırlama:
1. Birinci adımdaki malzemelerle ekşi mayamızı tazeliyoruz. 45 gr ekşi maya, 50 ml su ve 50 gr çavdar ununu karıştırıp mayalı hamuru keten bir beze sararak 8 saatlik büyüme uykusuna yatırın.
2. Büyüyen mayalı hamurdan 125 gr alın (kalan kısmını cam bir kavanozda buzdolabına kaldırın). Üzerine 350 ml sıcak su, 500 gr çavdar unu, 120 gr un ve 20 gr tuz ilave edip yoğurun.
3. Ele yapışmayan, ancak diğer ekmek hamurlarından biraz daha sert bir hamur elde edeceksiniz. Bunu keten bir beze sarıp 30 dakika kadar dinlendirin.
4. Daha sonra dinlenmiş hamuru 10 dakika kadar tahta bir zeminde yoğurun. Yoğurduktan sonra oval bir şekil verip üzerini bezle örtün. 3-4 saat kadar dinlendirin. Bu zaman zarfında hacmi iki katına ulaşıyor.
5. Mayalanma bitmeden yarım saat önce fırını pişirme işlemi için hazırlayın. Fırınınızı 200°C’de, fırın taşı ya da beni kullandığım gibi güveç tepsisi ile birlikte 30 dakika boyunca ısıtın.
6. Isınmış fırına ekmek hamurlarınızı hassas bir şekilde yerleştirip ilk 15 dakika boyunca 200°C’de, sonraki 35 dakika boyunca 170°C’de pişirin.
Ekmek Reçetesi: Gerçek Ekmek Kitabından