Bir süredir Covid 19’a bağlı olarak bu belirsizlik yolculuğunun içinde evlerimizdeyiz ve tüm bu yaşadıklarımızı anlamlandırmaya çalışıyoruz. Her birimiz bu süreçte yeniden bir rutin oluşturduk. Hem aile düzenimiz hem iş düzenimizdeki değişiklikler ile bir şekilde adapte olmaya çalışır hale geldik. Bugünlerde ise birtakım eski düzenimize dönme adımları atılmaya başlasa da hala belirsiz ve kafa karıştırıcı bir süreç geçiriyoruz.
Markete gittiğimizde insanları maskeli görüyor olmak bile bizlere artık düzenimizde farklı uygulamaların yer alacağını göstererek bizleri kaygılandırabiliyor. Hala belirsizliğin devam ediyor olması ile de kaygı, panik, korku, öfke gibi duyguları yoğun bir şekilde deneyimliyor olmanın olası olduğu bir süreçten geçmeye devam ediyoruz.
Peki biz bu süreci nasıl anlamlandırıyoruz, neler alıyoruz bu süreçten?
Belki zaman zaman çelişkili duygular hissediyoruz; bir yanımız evden çıkmak için heyecanlanırken bir yanımız yeni düzenin nasıl olacağı konusunda kaygılı hissediyor ve evden çıkmak istemiyor. Bu dönemde çelişkili duygularla bir ara kalıyor olmak da oldukça doğal. Tam da bu noktada psikolojik sağlamlılığımızı arttırıyor olmak adına içimize dönmek; yaşadıklarımıza, nasıl hissettiğimize bakmak, duygularımıza alan açmak oldukça değerli. Kendi kendimize kaldığımız bu dönemde duygularımıza alan açmanın ilk adımı ise duygumuzu tanımlamak, nasıl hissettiğimizi fark etmek. Deneyimlediğimiz duyguları fark etmek, adını koymak onlarla baş etmemiz konusunda da bize yardımcı olacaktır.
Unutmamalıyız ki her birimiz farklıyız, her birimiz bu süreci farklı şekilde deneyimliyor olabiliriz, bazılarımız daha fazla zorlanıyor veya duyguları daha yoğun deneyimliyor da olabiliriz. Kendinizi başkalarıyla karşılaştırmadan bu sürecin size neler kattığını anlamak, içinize dönmek ve kendinize alan açmak için tam da zamanı…
Havalar iyice ısındı, bir yandan dışarı çıkmak için can atıyoruz bir yandan da risk geçmiş değil. Sosyal izolasyona bağlı evlerimizde kalmaya devam ettiğimiz bu süreçte peki neler yapabilirsiniz?
– Bir rutin oluşturun! Rutinler iyidir, bize güvende olduğumuzu hissettirirler. Unutmayın, ne kadar fazla rutinimiz olursa zihnimiz de eski hayatımızın devam ettiği mesajını alacaktır.
-Kişisel bakımınıza özen gösterin! Hem fiziksel hem ruhsal sağlığınızı korumak için yeterli uyku, beslenme ve egzersiz önemlidir.
– Bedeninizi hareket ettirerek fiziksel olarak aktif olun. Esneme ya da basit vücut egzersizleri yapabilirsiniz.
–Kendimize dönme süreci! Nasıl hissettiğinize, duygularınızı nasıl ele aldığınıza odaklanın. Bu süreçten siz neler öğrendiniz, şimdi tam da kendinize dönüp bakma zamanı…
– Kaygılı hissettiğinizde derin nefes alın ve gevşeme egzersizleri yapın. Günlük rutininize nefes egzersizleri ve meditasyon ekleyebilirsiniz.
– Gerçekleri göz önünde bulundurarak hayal kurun! Bu süreçten sonra gelecek planlarınız neler, gerçekçi bir bakış açısı ile değerlendirin.
– Size iyi geleceğini düşündüğünüz, sevdiğiniz etkinliklere zaman ayırın! (örneğin; çiçeklerle ilgilenmek, resim yapmak, sağlıklı tarifler denemek..)
– İlişkilerinizi devam ettirerek ruhsal bir direnç geliştirebilirsiniz! Duygularınızı, nasıl hissettiğinizi sevdiklerinizle paylaşın; sevdiklerinizle sosyal ağlar üzerinden konuşarak bağlarınızı sürdürmeye özen gösterin.
-Sosyal medya ve haber izlemeye ayırdığınız süreyi sınırlandırın! Sizi daha fazla kaygılandırabileceğini unutmayın. Güvenilir kaynaklardan günde iki kez kontrol etmek bu süreçte bilgi almanız adına yeterli olacaktır.