Minik kalplerde yaşanan zor duygulara ışık tutacak kitap önerileri

Küçücük kalplerinde kocaman duygular yaşıyorlar. Küplerden kule yapmayı denerken, ayakkabılarını kendi giymeye çalışırken, okuldaki arkadaşı elindeki oyuncağı almaya çalıştığında… Biz yetişkinler için bir toz tanesi kadar küçük olan durumlar, çocuklarımız için hayal kırıklığı, başarısızlık duygusu, endişe kaynağı olabiliyor. En zor kısmı da, yaşadıkları duyguları henüz tanımadıkları için ifade edemediklerinde yaşanıyor. Hoş, koskoca olup da duygularını henüz tam olarak tanımayan bir dolu yetişkiniz bizler de. Daha hala kendi duygu durumlarımızı anlamakta zorluk çekerken, çocuklarımızın regüle olmasına nasıl ışık olabiliriz? Ya da diyelim ki biz gayet iyi tanıyoruz duygularımızı, kelimelerimizi ufaltıp onların minik kalbinin lisanını nasıl bulabiliriz? Kitaplar ve hikayeler sayesinde.

“Tüm yetişkinler bir zamanlar çocuktu. Ama sadece çok azı bunu hatırlar.”

Küçük Prens, Antoine St. Exupéry

Tavşan Dinledi – Cari Doerrfeld

Taylor’un başına üzücü bir olay gelir ve tüm hayvanlar ona nasıl yardım edeceklerini bildiklerini sanırlar. Birer birer Taylor’un yanına gelirler. Ama söyledikleri hiçbir şey Taylor’un iyi hissetmesini sağlamaz. Sonra tavşan gelir…Ve tavşan ne yapacağını çok iyi bilmektedir.
Tavşan Dinledi, birini içtenlikle dinlemenin ve ona zaman ayırmanın, tüm üzüntüleri nasıl dağıtacağını anlatıyor.

Avucumdaki Öpücük – Audrey Penn

Ormanda okul başlıyordu ama Minik Rakun okula gitmek istemiyordu. Onun korkularını yatıştırmak isteyen Anne Rakun, “Avucundaki Öpücük” adını verdiği aile sırrını yavrusuyla paylaştı. Amacı dünyası ne zaman birazcık korkutucu hale gelse, onu çok sevdiğini hatırlamasını sağlamaktı.

Noa’ya Mektup – Sepin Sinanlıoğlu

“Her şeye muktedir bir ebeveyn midir bir çocuğun ihtiyacı?” Sanmam.

Sahici bir ilişkinin yarattığı güven ortamı öyle doğal, öyle içten, öyle derindir ki…

Noa’nın, annesinden aldığı mektup, olan bitene bambaşka bir yerden bakmasına yardımcı oluyor.

Görünenin ötesindeki gerçekler, onarıcı deneyimlerin kapısını aralıyor. Sevgi baki Noa. Bazen böyle olur. Sonra çiçekler açar. Sevgi baki. Noa’ya Mektup tüm çocukların kendi öykülerinden bir şeyler bulacağı özel bir hikâye.

Tavşancan ile Faresu, Küçük su birikintisi – Axel Scheffler

Tüm dünyada çocuklarının zevkle okuduğu, elliden fazla dile çevrilen ve yıllardır çoksatanlar listesinden düşmeyen Gruffalo’nun çizeri Axel Scheffler’in yazıp resimlediği Tavşancan ile Faresu’nun maceralarında çocukların dünyasına özgü konular ele alınıyor. Arkadaşlık, paylaşma, sorunlara çözüm bulma temalarının öne çıktığı kitapların resimleri de çocuklara görsel bir şölen sunuyor. Tavşancan ile Faresu, Küçük Su Birikintisi Tavşancan ile Faresu oyun oynarken o kadar eğlenirler ki Tavşancan tuvalete gitmeyi unutur. Bir anda yerde küçük bir su birikintisi belirir. Tuvalet eğitiminin zorluklarını anlatan bu hikâyede iki arkadaşın birbirini utandırmadan bu olayın üstesinden nasıl geldiğini göreceksiniz.

Denemek – Kobi Yamada

Bu hikâye hayatının bir noktasında kendisini acemi gibi hisseden, şüpheleri olan ya da yeterince iyi olmadıkları konusunda kaygılanan, yeni bir şeyler denemenin acısını tecrübe edip bu deneyimin umduğu gibi sonuçlanmadığını gören herkes için. Yani, birçok yönden, bu hikâye her birimiz için. Çünkü hayatımızın bazı noktalarında, hepimiz başarısız olacağız.

Başarısızlık umut kırıcı olabilir ve hatta kalp kırıcı ama hikâye burada sona ermez. Çünkü başarısızlık birçok şey vaat eder. Öğrenmede, büyümede ve daha iyiye gitmede çok gerekli bir adımdır başarısızlık. Bir şeyi ne kadar çok istediğimizi bize gösterir ve o isteğimizi başarmak için ne kadar istekli olduğumuzu. Cesur olmak için, yürekli olmak için ve tekrar tekrar denemek için bize meydan okur.

Ve evet, kendini sorgulayacağın zamanlar olacak. Belki pes etmek isteyeceksin. Ama inanırsan harika işler başarabilirsin.

Canavarların da duyguları var – Özlem Fedai Korçak

Canavarlar diyor ki; Artık yeter! 

Bizi görünce korkmanız çok ağrımıza gidiyor, moralimizi bozuyor. Bu durumu protesto ediyoruz! Çünkü biz de üzülüyoruz, ağlıyoruz, bazen ağlamaktan harap oluyoruz… Hatta biz de karanlıktan korkuyoruz, tabii önce o bizden korkmazsa. Lütfen (rica ediyoruz) bizi sevin ve korkmayın artık… 

Sarılalım mı? Hadi gelin sarılalım!

Hadi gelin sarılalım, irili ufaklı tüm zorlukların üstesinden gelmenin en besleyici şekliyle.

Written By
More from Deniz Konuk
‘Değişime Direnme, Bırak Gitsin!’ Dönemi
Nasıl ki sonbaharda ağaçlar tek tek kıymetli yapraklarıyla ve çiçekleriyle vedalaşır, bizim...
Read More
Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir