Son yıllarda estetik operasyonun giderek yaygınlaşmaya başladığını gerek çevremizden gerekse sosyal medya üzerinden gözlemliyoruz. Ve botoks, dolgu, mezoterapi, PRP, kök hücre, radyofrekans uygulamaları ve lazerler derken bu işlemler her geçen gün çeşitlilik kazanıyor. Bu ve benzeri uygulamalar, günlük hayata kısa sürede dönüşe imkan sağladığından büyük rağbet görüyor. Güzelleşmenin yolu sadece ameliyatla sınırlı kalmazken, estetik uygulamalara artık erkeklerin de büyük ilgi gösterdiği bir gerçek.
Öte yandan pandemi dönemi, bildiğiniz gibi birçok değişimi de beraberinde getirdi. Bu süreçte mecbur kaldığımız online toplantılarla, daha fazla içine girdiğimiz sosyal medya dünyasıyla birlikte kişilerin ekranda kendilerini sık sık inceliyor oluşu, kusursuz bir görünüme ulaşma hedefini de doğurdu. Bunun yalnızca sanal dünyada kalmasını istemeyenler, bu görünümü gerçek hayatlarına da taşımak istedi.
Estetik operasyonlara talebin hızla artması, haliyle ulaşılabilirliğini de artırdı. Bu noktada estetik yaptırmaya karar verenlere çok dikkatli olmaları gerekiyor. operasyonların gerçekten işin uzmanı kişilerce yapılması kritik önem taşıyor.
Beğeni, Takdir Almak Tetikliyor!
Yapılan çalışmalar, geçmişte estetiğe karşı olanların dahi, sosyal medya kullanımının artması nedeniyle bu ön yargılarını değiştirdiklerini, hatta bazı kişilerin estetik işlemlerin bir ihtiyaç olduğunu düşünmeye başladıklarını ortaya koyuyor. Sosyal medya ile yayılan kusursuz görünüme sahip olma arzusuyla birlikte, online toplantı ve eğitim amaçlı sosyal medya kullanımları sırasında kendini yeterince güzel ve çekici bulmayarak estetiğe yönelenlerin oranı da arttı. Estetik algısı dönemsel olarak değişim göstermekle birlikte, o dönemde kabul gören ve yaygınlaşan uygulamalarla kişiler diğerlerinden onay, beğeni, takdir almak ve kendini daha genç, daha güzel, daha çekici ve öz güvenli hissetmek için estetik işlemlere başvuruyorlar.
1.5 Metre Kuralına Dikkat Edin!
Öte yandan, selfie paylaşımlarının da hayatımızda çok daha fazla yer kapladığını görüyoruz. Bu durum, kişileri çektikleri selfie fotoğrafına göre estetik yaptırmaya itiyor. Ancak çektiğiniz fotoğrafa göre estetik işlem yaptırmamanız gerekiyor. Yapılan çalışmalarda; 1,5 metre karşıdan çekilen fotoğraflara kıyasla selfilerde burunlar normalden uzun ve geniş görünürken, çene daha kısa görünüyor ve gerçek yüz görünümü bozuluyor. Bunun tam tersi de yaşanabiliyor. Yani selfilerde çok güzel ve kusursuz görünenler gerçek hayatta öyle gözükmüyorlar. Buna ‘selfie aldatmacısı’ diyebiliriz. Hem kendi selfinize göre karar vermeyin hem de sosyal medya ile ilgili dikkatli olun, bu platformların aslında reklam servisi verdiklerini aklınızda tutun.
Bu Yanlışa Düşmeyin!
Bazı kişilerin kozmetik girişimleri hayatlarındaki problemleri çözmek veya hayatlarındaki zor dönemleri iyileştirmek için de yaptırabildikleri bir gerçek. İşin doğrusu, estetik işlemler hayatınızdaki her şeyi düzeltmez. Nasıl göründüğünüzü sadece dış görünüş değil, yaşam şekliniz, sosyal hayatınız, işiniz, uykunuz ve yeme alışkanlıklarınız da etkiler. Estetik işlem yaptırmak ciddi bir karardır, onun için acele etmeyin. Her girişimin bir riski olduğunu unutmayın, çünkü sonuçtan memnun olmadığınızda bundan fiziki görünüşünüz kadar ruhsal sağlığınız da etkilenecektir. Ruhsal sağlığınızla ilgili danışmanlık alıyorsanız, estetik operasyon olma fikrinizi psikolog veya psikiyatristinizle mutlaka konuşun. Ayrıca kozmetik işlemi yapacak hekimle de bu durumu mutlaka paylaşın.
Mutlaka Profesyonel Hekime Danışın!
Estetik işlemle neyi değiştirmek istediğinize emin olduktan sonra mutlaka bu işlemi yapan bir veya birkaç profesyonel hekime danışılması gerekiyor. Uygulanmasını istediğiniz işlemlerin size uygun olup olmadığını, yan etkilerini ve sonucu beğenmezseniz geri dönüş olup olmadığını öğrenin. Estetik uygulamalarda asıl amaç kişiyi güzelleştirmek, varsa kusurlarını düzeltmek, cildin yaşlanmasını yavaşlatmak veya yaşıtlarına kıyasla daha genç görünmesini sağlamak. Ne yazık ki yüz ve vücut hatlarının filtrelerle kolayca değiştirilmesi estetik girişimlerin de bu kadar basit, kolay ve sıradan işlemler olarak algılanmasına yol açtı. Oysa bu girişimlerin bilimsel kuralları olduğunu ve bu konuda eğitim almış ve tecrübe kazanmış kişilerce yapılması gerektiğini, kullanılacak ürünlerin ve aletlerin de çok önemli olduğunu akılda tutmak gerekiyor.
Güzelliğin Tek Tipleştirilmemesi Gerekir!
Güzellik ve çekiciliğin kişiye özgü bir durum ve bütünsel olduğunu, tek tipleştirilmemesi gerektiğini unutmayın. Herkesin benzer yüz hatlarının olması bu anlamda hoş değil. Estetik girişimlerde amaç kişinin kendine özgü güzelliğini ortaya çıkarmak, yaşlanmasını geciktirmek ve yaşının genci olmasını sağlamak olmalı. Hiç kırışıklık olmaması, elmacık kemiklerinin ve çenenin belirgin olması, dudakların dolgun görünmesi herkesi çekici ve güzel yapmaz. Ayrıca kişi konuşurken, gülerken yani yüzü hareket halindeyken de hoş ve doğal görünmelidir. Ne yazık ki bazı uygulamalar sonrası kişiler fotoğraflarında çok kusursuz gözükürken, gerçek hayatta mimik yaptıklarında yapay ve kusurlu görünebiliyor. Bu nedenlerle yapılacak uygulamayı ayrıntılı olarak düşünmek ve profesyonel hekimiyle konuşmak çok önemli.
Bu 6 Soruyu Kendinize Mutlaka Sorun!
- Neyi değiştirmek istiyorum ve neden?
- Bunu ne kadar zamandır istiyorum?
- Bu değişikliği istememe neden olan tetikleyici bir olay var mı?
- Yaptıracağım işlem görüntüm yanında hayatımı da değiştirecek mi?
- Bu işlemi kendim için mi yoksa başkalarını memnun etmek için mi istiyorum?
- Yapılan işlemin ilişkimi, sosyal becerilerimi veya iş olasılıklarımı iyileştireceğini mi düşünüyorum?