Editör: 10 dakika gecikiyorum makyajım bitmedi
İsmi lazım değil, fikirlerine çok güvendiğim bir dermatolog bir keresinde bana bir Chanel kremle Bepanthol arasında neredeyse hiç fark olmadığını söylemişti. O günden beri, zaten oldum olası ya doğalcıyımdır ya da dermokozmetikçi, iş cilt bakımı ve makyaja geldiğinde içimdeki şımarık Kardashian’ı bir çırpıda susturup daha ziyade Bizimkiler dizisindeki Sabri Bey’e dönüşmekte sakınca görmedim. Devir, ekonomi devri. Dolar ve Euro’nun artışıyla ters orantılı olarak cilt bakımı ve makyaj ihtiyaçlarımız azalsaydı iyiydi ama gerçeklerin hayallere nanik çektiği bir dönemden geçiyoruz.
Sözü fazla uzatmadan Almanlar’a ve Rossmann’a getirmeliyim artık;
L’Oréal Paris x Isabel Marant koleksiyonunu keşfetmek için adım attığım ilk günden bu yana, beni bazı marka ve ürünleriyle tavlayan Rossy Rossy, bütçeyi yormadan sepeti doldurabilen becerikli bir hala adeta. Tek problem şu, eğer ki Almanca ile herhangi bir tanışıklığınız yoksa ürünlerin özelliklerini ve içeriklerini anlamanız uzun sürebiliyor.
Alterra Organik Aloe Vera & Buzul Suyu İçerikli Nemlendirici Krem’den başlayalım. Kuru ve hassas ciltler için geliştirilmiş bu krem, darda kaldığınızda çantaya atabileceğiniz bir ürün. Bitkisel gliserin, organik ay çekirdeği, kakao ve Shea yağı nemlendirirken, aloe vera yatıştırıyor. Ayrıca ‘veganlık duyarlı sultanlıktır’ sloganına da uyumlu.
Saç ve vücut temizliği için ister sıvı ister katı olsun, tek bir sabun kullanmayı çok seven biriyim. Yine Alterra’nın Parfümsüz Duş Jeli ve Şampuan’ını pek severek kullanmıştım. Bioderma Atoderm Intensive Ultra- Rich Foaming Gel’den aldığım tatmini vermişti ne yalan söyleyeyim…
Alterra Aktif Kömür İçeren Maske’yi bir nevi ‘’scrub’’ gibi kullanmayı seviyorum, sürdükten kısa bir sonra tam kurumasına müsaade etmeden minik hareketlerle yüzümü ovalayarak hem kan dolaşımımı hızlandırıyorum hem de peeling yapmış oluyorum. Paketin tek kullanımlık olması da hoşuma gidiyor, daha hijyenik gibi geliyor bana.
Daha da derinlemesine bir temizlik isteyenler Isana Aktif Kömür Kağıt Maske’yi de kullanabilir. Antioksidan destekli siyah çay ve kara kavak özü, içerik olarak size yeterince sofistike gelmiyorsa, denkleme siyah frenk üzümü ve yabanmersini özünü de katalım, sonra maskemizi yüzümüze yerleştirip 15 dakika bekleyelim…
Deodorant, yani güzellik bütçemizin en agresif tüketicilerinden biri de Rossmann’da edepli bir tavır takınıyor. Seçenekler mevcut ama en iddialı ve en çok satan deo, yine Alterra’dan geliyor. Limon Otu ve Kafein İçerikli Deo Sprey, bir yaz lokumu adeta. Ambalajı zarif ve ince, bitkisel ürünler mümkün olduğunca kontrollü organik tarım mensubu ve tabii ki teninize değmesini istemediğiniz çirkin kimyasallardan arınmış bir alternatif. Organik Salatalık ve Organik Aloe Vera’lı versiyon da ikinci favorim.
Alterra Sleeping Cream’i zaman zaman saç şekillendiricisi olarak kullandığımı itiraf edersem bu yazıyı okumaktan vazgeçer misiniz? Karar da kayıp da sizin. Instagram’daki herkes ıssız koy önerisinde bulunduğu için bir hayli zorlanaraktan deniz kenarına varabilirsem mutlaka şans vereceğim bir ürün de Organik Badem ve Ebegümeci (bu bitkiyle sadece Barış Manço şarkılarında karşılaşırım sanıyordum) İçerikli 30 Faktör Doğal Güneş Sütü. Bu sütle korunup sütlü çikolata rengini aldıktan bir on gün sonra, özenle renklendirdiğim ölü derimden kurtulmak isteyeceğim elbette.
O zaman devreye Isana Med Ölü Deniz Banyo Tuzu girecek işte. Glossier ve Into The Gloss’un yaratıcısı Emily Weiss, yıllarca küvetine Epsom Salt atarken kıskanıyordum ama deniz tuzu ve duş ikilisinin de pek altta kalır yanı olmadığını keşfettim. Tabii küveti bu tuzla doldurup vücudunuzu huşu içinde sıcak sulara teslim etmek başka bir keyif… Cam kavanozda farklı SPA’lara gitmişsiniz gibi gibi yapan Deniz Tuzu Yağ Peeling de hiç fena değil. The Balance of Ayurveda ve The Spirit Of Scandinavia’nın kokularını da dokularını da seviyorum.
Gelelim makyaja… Yaz aylarında tahammülüm olan tek renklendirici, bronzlaştırıcı pudra. Alterra Bronz Pudra, güvenilir, sağlam bir dost. Teninizi sağlıksız plaza görüntüsünden hop diye çıkarıyor ve bir Beyoncé klibinin ‘ay ne alaka, cildim Jay-Z’den önce de böyleydi’ tavrına ışınlıyor. Yalnız bronzlaştırıcısını tüm yüze uygulayan maksimalistlerden biri olmayın. Güneşin doğal olarak değeceği yerlere hafifçe dokunun ve doğal gölgeler yaratın. No:02 Sunkissed, adı kadar güzel.
Kontakt lens kullanıcılarının da tercih edebileceği vegan bir maskara ucuza gelse, hiç fena olmaz değil mi? Max Lash Booster Maskara’nın kahverengi tonunu birkaç kat sürdüğümde, bakışlarım aynı anda hem derinleşiyor hem de yumuşuyor. Alterra Dip Eyeliner’ın siyah rengi de beni hayal kırıklığına uğratmadı, sonuçta eyeliner sürme becerisine sahip olan ya da o beceriyi bir Rus jimnastikçi azmiyle kazanmış birine, ürün eğer gerçekten kötü değilse pek bir şey fark etmiyor. Rival de Loop Far Paleti No:01 Nude Matt göz kapağında natürel dumanlı makyaj için ihtiyaç duyduğunuz her tona sahip. Özellikle paletin sağında kalan dörtlü bende Charlotte Tilbury’e ‘’kusura bakma, darling!’’ deme isteği yaratıyor.
Babydream bebek ürünlerine de ciddi ciddi yazılmış vaziyetteyim. Badem ve Jojoba Yağlı Katkısız Bebek Bakım Yağı’nı duşta ıslakken sürüp çıkmaya bayılıyorum. Yine sizlerle gereksiz bir samimiyetle paylaştığım duş güncemde, bir diğer kıymetli ürün de Alterra Saç Spreyi. Tabii ki saçımı bu spreyle yıkamıyorum ama henüz ıslakken hacim veren bu organik ürünü cömertçe sürüp, parmak uçlarımla şekil veriyorum saçlarıma. Kuruduklarında sonuç, hiç fena olmuyor.
Peki ya Skinfood’un maskeleri! Biri beni sustursun. Online’da bu kadar saat gezindikten sonra sanal sepetime sadece bir adet tek kullanımlık Aloe Vera, bir adet de Snail maske atmış biri olarak mutluyum, gururluyum. Eğer bu turu sizinle bir Rossman mağazasında atsaydık ve şu an birlikte kasaya varmış olsaydık kendinizi gerçek bir alışveriş canavarı gibi hissetmenize sebep olacaktım. Gerçek şeytan, kanınıza ‘ama bak, çok ekonomik, kaçırma bunu’ cümlesiyle giren değildir de, kimdir zaten?